Hoşgörü, Vicdan, Adalet!
Öylesine üç kelime ki…
Öylesine üç kavram ki…
Ve insan yaşamında öylesine önemli, öylesine olmazsa olmaz ki…
Hoşgörü yok oldu…
Vicdansızlık aldı başını gidiyor…
E hoşgörü ve vicdanın olmadığı yerde adaletten ne denli söz edilebilir ki?
Sokağa çıkın sorun, bugün kaç kişi canıgönülden adaletin varlığından, adalete olan güveninden söz edecek ki?
İnsan yaşamındaki tüm bu değer yargıları, olmazsa olmazlar da dibe vurma noktasına geldiğinde de sonuç televizyonların gündüz kuşağına, haberlerine hakim olan görüntülerden başka ne olabilir ki?
Tabii bunda suçlu herkes, medya dahil her kurum…
Haberlere baktığınızda kan gövdeyi götürüyor…
1 Mayıs taksimde kutlansın tartışmaları yapılırken eşkıya dünyaya hükümdar olmuş resmen…
Antalya’da kırmızı ışıkta bekleyen Önder Çakır, yeşil yanar yanmaz korna çalıp selektör yapan servis şoförü Neşet Güçlü’yle tartışmış… Zorba servis şoförü Önder Çakır’ı 8 yaşındaki kızının ve eşinin yanında kalbinden bıçaklayarak öldürmüş…