Küçük ve Hafif Silahlar Yasadışı Ticaretinin Önlenmesi ve Yok Edilmesi İle İlgili Birleşmiş Milletler Eylem Programının Yürürlüğe Girmesi İle İlgili Türkiye Ulusal Raporu

Nisan 2005

 

İÇİNDEKİLER

I. ÖNSÖZ

II. ULUSAL KOORDİNASYON DAİRESİ VE İLETİŞİM NOKTASI

III. ULUSAL KANUNLAR, YÖNETMELİKLER VE İDARİ İŞLEMLER

            1.      İmalatın kontrolü ile ilgili ulusal işlemler

a)      Ruhsatlandırma ve kişilerin yetkilendirilmesi

b)      Ruhsat ve yetkilerin verilmesi

c)      Ruhsatlandırma gerekleri ve şartları

d)      Ruhsat ve yetkilerin askıya alınması, yeniden incelenmesi, yenilenmesi ve feshi.

e)      Mevcut şartlara uyumun kontrolü

f)       SALW (Küçük ve hafif silahlar) ‘ın yönetim işlemlerinin ihlali durumunda uygulanacak cezalar.

           2.      SALW (küçük ve hafif silahlar)’ın işaretlenmesi, kayıtlarının tutulması ve kopyalarının alınması.

        3.      Stok yönetimi ve güvenlik ile ilgili ulusal işlemler.

a)      Depolama bölgelerinin özellikleri

b)      Fiziksel güvenlik önlemleri

c)      Geçit kontrolü önlemleri

d)      Envanter yönetimi ve mali denetim işlemleri

e)      Acil durum koruma önlemleri

f)       Azami taşıma güvenliği sağlama işlemleri

g)      Üretim yeri ziyaretleri

h)      SALW (Küçük ve hafif silahlar)’ın stoklama bölgeleri/binalarında görevli personele güvenlik eğitimi.

        4.      Aracılık faaliyetlerinin ulusal denetimi

a)      Ruhsatlandırma gerekleri, kriterleri ve işlemlerinin içeriği

b)      Denetimlerin uygulanması

        5.      Ulusal yasalar ve İhracat/İthalat denetim mevzuatı

a)      Ulusal ihracat mevzuatı

b)      İhracat yetkisi ve işlemleri

c)      İhracat yetkisi için gerekenler

d)      Gözetim ve denetim

e)      Kullanıcı sertifikasının bitimi

f)       İhlal durumundaki önlemler

g)      İthalat yetkisi ve işlemleri

h)      SALW (Küçük ve hafif silahlar)’ın ihracat/ithalat rakamları(2003-2004)

    6.      SALW(Küçük ve hafif silahlar)’ın imhası ile ilgili ulusal işlemler

 IV. ULUSLARARASI İŞBİRLİĞİ

1.      OSCE

2.      Wassenar Düzenlemeleri

3.      NATO

4.      SECI

 V. SALW(Küçük ve hafif silahlar) İLE İLGİLİ KONULARDA SİVİL TOPLUM’UN İLGİSİ

 VI. BM’İN FAALİYET PROGRAMININ YÜRÜTÜLMESİ İLE İLGİLİ TÜRKİYE’NİN GÖRÜŞLERİ

 VII. SONUÇ

 


 

I.                   ÖNSÖZ

 

Küçük ve hafif silahların aşırı ve istikrarsız birikimi ile kontrolsüz yayılması, evrensel, bölgesel ve ulusal barış ve güvenlik  için tehlike teşkil  etmenin yanında, birçok ülkenin sosyal ve ekonomik gelişimi için de tehlike yaratmaktadır.

Türkiye küçük ve hafif silahların yasadışı ticaretinin yok edilmesi için sadece ulusal düzeyde savaşmamakta aynı zamanda bu konudaki bölgesel ve evrensel işbirliğini de yüreklendirmektedir.

Türkiye BM çerçevesi dahilinde, hükümet ve uzman kişilerin oluşturduğu 1997 panelinde küçük silahlarla ilgili önerilerin, aynı konu ile ilgili Genel Ansamble kararlarının ve Genel Sekreterin raporlarının oluşturulması sırasında yapılan çalışmalara destek vermiştir. Türkiye aynı zamanda 2001’deki BM Konferansında benimsenen “ Küçük ve hafif silahların yasadışı ticaretinin  her bakımdan yok edilmesi ile ilgili faaliyet programı” nı memnuniyetle karşılamıştır. Türkiye Faaliyet Programının uygulanmasının dünya barışı ve istikrarının inşasında büyük katkısı olacağına inanmaktadır.

Türkiye 1996 yılında, OSCE (Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatın)da belirli küçük silah kategorilerinin dahil edildiği silah kayıtlarının yayınlanması konusunda tasarı sunmuştur. Bu sayede ilk defa olarak küçük silahlar maddesi  OSCE gündemine alınmıştır. Bu bağlamda,  OSCE Forumundaki müzakereler sonucunda 2000 yılında küçük silahlarla ilgili  OSCE belgesinin benimsenmesinde Türkye’nin etkin katkısı olmuştur. Bu belge, sayesinde ilk olarak,   küçük silahların birçok bakımdan bildirime tabi tutulması ile  uluslarası denetiminde önemli bir yapıtaşı   oluşturmaktadır. Türkiye bu belgenin tam olarak uygulanmasına büyük önem vermektedir.

Türkiye küçük hafif silahların terörist örgütlerin elinde birikmesinden dolayı büyük sıkıntı çekmiştir. Türkiye’de 1984 ile 2004 yılları arasında terörist örgütlere karşı uygulanan operasyonlarda 45,423 uzun mevzilli silah, 41,653 tabanca, 76.493 bomba ve patlayıcı, 4.515.618 cephane ele geçirilmiştir.  Haczedilen, el konulan ve levazım fazlası küçük ve hafif silahların yok edilmesi Türkiye’nin göstermiş olduğu çabalarının  bu bağlamdaki en büyük hedefidir.

Diğer tarafta, Türkiye’nin etrafı küçük ve hafif silahların çoğalıp, birikmesiyle istikrarsızlık yaratma potansiyeli olan ülkeler tarafından çevrilmiştir 

II.                ULUSAL KOORDİNASYON DAİRESİ VE İLETİŞİM NOKTASI:

SAWL yasadışı ticareti ile savaşan ve hatta SAWL kökünden yok etme çabalarını destekleyen ve yönlendiren Ulusal koordinasyon dairesi :

 T.C. Dış İşleri Bakanlığı

Silahların Kontrolü ve Silahsızlanma ve OSCE Dairesi

Genel Müdür Yardımcılığı

Balgat/Ankara

Türkiye

Ulusal İletişim Noktası :

Sayın Korkut Güngen

Daire Başkanı

Silahların Kontrolü ve Silahsızlanma ve OSCE Dairesi

Genel Müdür Yardımcılığı

T.C. Dış İşleri Bakanlığı

 

Tel: +90 312 292 16 67

Faz: +90 312 287 56 60

 

E-mail : korkut.gungen@mfa.gov.tr

II. ULUSAL KANUNLAR, YÖNETMELİKLER VE İDARİ İŞLEMLER

1.      İmalatın kontrolü ile ilgili ulusal işlemler :

a)  Ruhsatlandırma ve kişilerin yetkilendirilmesi

İlk aşama, 3763 sayılı ve 1940 tarihli Kanunun yerine yeni kabul edilen 5201 sayılı ve 3 Temmuz 2004 tarihli “Türkiye’de Harp Silah ve Mühimmatı yapan Hususi  Sanayi Müesseselerinin Kontrolü Hakkındaki Kanun”la Düzenlenmiştir. Bu Kanun uyarınca, her türlü silah ve mühimmat ihracatı, MSB’nın iznini gerektirmektedir. Silah, cephane ve diğer savaş gereci üretimi ile ilgili firmaların Milli Savunma Bakanlığı, Endüstri ve Ticaret Bakanlığı ve diğer ilgili ticari birlik ve odalarda da kayıtlarınıın bulunması gerekmektedir. 

b) Ruhsat ve yetkilerin verilmesi

Milli Savunma Bakanlığı her yıl , kontrole tabi tutulacak harp araç ve gerçleri ile silah, mühimmat ve bunlara ait yedek parçalar ve patlayıcı maddelere ilşkin bir liste yayınlar. Bu liste 5201 sayılı Kanun uyarınca her yılın Ocak ayında Resmi Gazete’de yayınlanır.Bu listede adı geçen herhangi bir mamülün üretimi için Milli Savunma Bakanlığı’ndan ruhsat alınması gerekmektedir.

Yukarıda bahsi geçen Kanun uyarınca bu tip silahların üreticileri, her mali yılın sonunda, Milli Savunma Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı’na yıl içinde üretmiş oldukları silahların adet ve tiplerini beyan etmeleri gerekmektedir. Ayrıca üreticiler yurt içi ve yurtdışından almış oldukları siparişleri satış sözleşmesinin imza tarihinden itibaren 10 günlük süre dahilinde Milli savunma Bakanlığı’na bildirmeleri gerekmektedir.  Aynı zamanda alıcılar ve sipariş edilen silahlar ile ilgili detayların da bildirilmesi gerekmektedir.

c)      Ruhsatlandırma gerekleri ve şartları

Silah üretim tesisi kurmak ve silah üretimi yapabilmek için alınacak ruhsat için aşağıdaki bilgiler ve işlemlerin yapılması gerekmektedir  

-         Silah üretim tesisi kurmak için başvuruda bulunanların, silah üretimi ve kontrolü için ofis, fabrika, depo v.s. gibi uygun şartları oluşturmaları  gerekmektedir.

-         Ürünün ve ilgili hizmetlerin istenen şartlara uygun olması gerekmektedir.

-         Sistem entagrasyonunun tesiste tamamlanması gerekmektedir.

-         Başvuru yapıldıktan sonra Milli Savunma Bakanlığı İçişleri Bakanlığı ile Endüstri ve Ticaret Bakanlığı’nın, yapılan başvuru ile ilgili değerlendirmelerini ve onayını istemektedir. Değerlendirme olumlu olduğu takdirde Milli  Savunma Bakanlığı’nın tayin edeceği bir ekip gözetme yapmaktadır. Gözetim sonucunda çalışmayı yapan ekip üretim tesisinin özellikleri ile ilgili detaylı bir rapor hazırlar.  Bakanlığın ilgili dairesi raporu inceleyip ruhsat verilip verilmeyeceği konusunda nihai kararı verir. 

d)      Ruhsat ve yetkilerin askıya alınması, yeniden incelenmesi, yenilenmesi ve feshi:

-         Üreticinin iflası veya tasfiye isteğinde bulunması

-         Tesisis sahipleri veya yönetimin değişmesi

-         Esas üretim tesisinin yeri ve adresinin değiştirilmesi

-         Üretici şirketinin adının değişmesi

-         Çalışanların değişimleri ruhsatta belirtilen oranın üstünde olması

-         Üreticinin ihalelere katılımı geçici yasaklanması veya askıya alınması

-         Şirketle belgelendirme kuruluşu arasında bir değişikliğin olması( silahlar yabancı bir şirketle yapılan anlaşma gereğince üretiliyorsa)

-         Üreticinin yükümlülükleri ile ilgili, Milli Savunma Bakanlığı’nın ilgili organı tarafından yapılan gözetimlerde   bir ihlal söz konusu olduğu durumunda

-         Üretici üretim safhalarının birinde zorunlu bir nedenden dolayı (FORCE MAJÖR) yükümlülüklerini yerine getirmediği durumda bu madde geçerli değildir.

-         Milli Savunma Bakanlığı’nın tesisteki güvenlik sisteminin etkinliğini kaybettiğini tespit ettiği durumda ruhsatın yenilenmesi veya feshi üzerinde düşünülecektir.

e)      Mevcut şartlara uyumun kontrolü

Milli Savunma Bakanlığı’ndan üretim ruhsatı almış olan firmaların kayıtları bakanlıkta tutulmaktadır.  Bu firmalar yılda en az iki defa önceden haberli veya habersiz olmak suretiyle  ruhsat şartlarına uyup uymadıklarının tesbiti için  denetimden geçerler. Ruhsat tarihinin bitiminde gözetim sonucunda onay alındığı takdirde uzatma yapılır. 

f)       SALW (Küçük ve hafif silahlar)’ın yönetim işlemlerinin ihlali durumunda uygulanacak cezalar.

5201 No.lu kanunu ihlal eden kişiler 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası  veya ihlalin şekline uygun para cezası ile cezalandırılırlar. 

2.      SALW (küçük ve hafif silahlar)’ın işaretlenmesi, kayıtlarının tutulması ve kopyalarının alınması. 

5201 No.lu Kanun uyarınca “Savaş araç ve geçleri, silah, cephane ve patlayıcı madde” imal eden kuruluşların denetiminde” SALW(küçük ve hafif silahlar)’ın işaretlenmesi Milli Savunma Bakanlığı’nın kontrolü dahilindedir.

OSCE SALW Belgesindeki koşulların yerine getirilmesi amacıyla Milli Savunma Bakanlığı, ilgili devlet daireleri ile yerli silah üreticilerine, işaretleme standartlarını kapsayan bir yönetmelik hazırlayıp dağıtmıştır. Bu yönetmeliğe göre, OSCE Belgesine uygun olarak, Türkiye’de 30 Haziran 2001 den sonra üretilmiş olan tüm SALW’ın ticaretinin yapılabilmesi için üretim yerinde işaretlenmesi gerekmektedir. İşaret kolayca görülebilecek bir yerde olması gerekmektedir, küçük silahlarda markalama kolayca görülebilmesi için sürgü mekanizması  ve çerçeve üzerine veya namlu ve çerçeve üzerine yerleştirilir.

İşaretleme Türkiye için  “T” harfi, imalatçı  firmanın Milli Savunma Bakanlığı’ndan almış olduğu logosu, imalatın yapıldığı yıl ve seri numarasını içermektedir. Ayrıca, her imalatçıya Milli Savunma Bakanlığı’ndan bir üretim kodu verilmektedir. Bu kodu alabilmek için firmalar bakanlığa müracaat ederler.

Silahın üzerine  sadece üretim yılının son iki hanesi yazılır. Örneğin 2001 yılı için “01”, 2004 yılı için de “04” yazılır. Seri numarası küçük ve hafif silahlar imalatçısılarına sırasıyla verilir.  Aynı firma tarafından üretilen farklı silahlara farklı numaralar verilir.  Numaradan önce, A,B,C,D,E,F,G,H,J,K,L,M,N,P,R,S,T,U,V,Y,Z harfleri kullanılır.  Numaralar 00001 olarak başlar ve 99999 olarak biter. A99999 seri numarasından sonra  B00001 olarak başlar. İşaretleme kullayca görülebilmesi  0.2-0.3mm derinliğinde pantograf, baskı veya lazer baskı ile yapılmaktadır.

El konmuş veya haczolmuş işaretsiz silahlara haczi gerçekleştirmiş olan daire özel bir işaret koyar. İmalat tarihi yerine haciz veya ele geçiriliş tarihi yazılır 

OSCE Belgesi katılımcı devletlerin stoklarında bulunan işaretsiz SALW’ların imhasını veya kullanım veya ihracatları durumunda işaretlenmelerini istemektedir. Bu önlem aynı zamanda Milli Savunma Bakanlığı tarafından da uygulanmaktadır. İşaretlenmemiş silahların işaretlenmesi ile ilgili detaylar “Ateşli silahlar, bıçaklar ve diğer ekipmanlarla” ilgili  6136 sayılı kanunun “Zoralım Silâhlara Ait Yönerge hükümleri”nde sıralanmaktadır.

Milli yasal prosedürler Türkiye sınırları dahilinde uygulanmaktadır. Şu anda milli sınırlar dışında imal edilen ruhsatlı SALW bulunmamaktadır.

İşretleme ile ilgili bilgiler bilgisayar ortamında muhafaza edilmektedir.  5201 sayılı Kanuna uygun SALW üretim ruhsatı bulunan firmaların verileri dönemsel olarak Milli  Savunma Bakanlığı tarafından izlenmektedir.

3.      Stok yönetimi ve güvenlik ile ilgili ulusal işlemler.

a) Depolama yerlerinin özellikleri :

SALW  ve  cephane imalatı yapan resmi kululuşlar, şirketler, bireyler ve resmi kişiler ile gizli bilgi, belge, proje, ekipman ve SALW ile ilgili teknoloji “Savunma Sanayi Güvenliği” ile ilgili 3 Temmuz 2004 tarihli ve 5202 saylı Kanuna tabidirler.

5202 sayılı Kanun uyarınca Savunma Sanayi Ulusal Güvenlikten sorumlu merci Milli Savunma Bakanlığı’dır.

Yukarıda bahsi geçen kurumlarda ve şirketlerde çalışan tüm bireylerin “Personel Güvenlik Belgesi”ne tüm tesis ve binaların da “İşletme Güvenliği Belgesi”ne sahip olmaları gerekmektedir. Bu belgeler Milli Savunma Bakanlığı tarafından verilmektedir.

SALW ile ilgili hertürlü kurum, şirket, birey ve resmi kişilerin “Özel Güvenlik Hizmetleri”  2 Temmuz 2004 tarihli ve 5188 saylı Kanun uyarınca tesisleri ile ilgili fiziksel güvenlik önlemlerini ibraz etmek zorundalar.

Konum, çevre, iklim, üretim türü,  olası riskler ve teknoloji faktörlerine göre Milli Savunma Bakanlığı ek önlemler için karar verebilir.  Tesisler düzenli olarak denetlenmekte ve güvenlik önlemleri ri ile ilgili gerekli uyarlamalar yapılmaktadır.

b) Fiziksel güvenlik önlemleri :

Çift kilit sistemi, demir parmaklıklı pencereler, mağazaları çevreleyen çift çelik çitlerle destekli yüksek kolonlar, mühürlü kapılar gibi güvenllik önlemleri zorunldur. SALW depolama yerlerinin anahtarları sadece bir kişide bulunmaktadır. Mağazalar betondan yapılmış, davetsiz misafirleri denetleyen dahili alarm sistemleri ve izleme kameraları bulunmaktadır.   Ayrıca, etkin dış aydınlatma sistemi, gizli devriye korumalar, köpekler v.b. güvenlik önlemleri gerekenler arasındadır.

Silah, cephane, yedek parça ve patlayıcılar ayrı yerlerde muhafaza edilmektedir.

c)      Geçit kontrolü önlemleri:

SALW ile ilgili yerlere sadece güvenlik temiz belgesine sahip kişiler giriş yapabilir. Bu yerlerin anahtarları sadece yetkili personelde bulunmaktadır. Hiçbir personel SALW ve diğer cephanenin bulunduğu yerlerin anahtarlarına erişme iznine sahip değildir.

d)      Envanter yönetimi ve mali denetim işlemleri

SALW mağazaları ile detaylı kayıtlar bilgisayar veritabanlarında kayıtlı olup düzenli bir şekilde güncelleştirilir ve izlenir. Kayıp veya hırsızlık durumları hemen rapor edilir ve gerekli resmi işlemler uygulanır.

5202 sayılı Kanun’a göre, SALW ile ilgili yerler Milli Savunma Bakanlığı ile Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından her yıl denetlenirler. Ayrıca, önceden duyurulmamış “nokta denetimleri” de yapılmaktadır.

SALW ile ilgili askeri tesisler Genel Kurmay’ın gözetim ekipleri tarafından denetlenirler.

e)      Acil durum koruma önlemleri:

Acil durumlar için gerekli planlar oluşturulmuştur. Bu planlara göre, dönemsel tatbikatlar uygulanmaktadır. Acil durumlar için özel eğitilmiş ekipler oluşturulmuştur. Fiziksel güvenlik önlemleri , acil durumlarda gerekli korumayı sağlamak için uygulanır.

f)       Azami taşıma güvenliği sağlama işlemleri:

Yürürlükteki mevzuat gereği,  SALW ve bunlarla ilgili gizli bilgi, belge ve ekipman sağlayıcıları  ve alıcıları taşıma sırasında gerekli fiziksel önemleri almak zorundadırlar. Taşıma planlarının Milli Savunma Bakanlığı tarafından onaylı olması gerekmektedir.

Güvenlik nedenlerinden dolayı, SALW ve ilgili cephane ayrı bir şeklilde nakliye edilir.

g)      Üretim yeri ziyaretleri:

SALW’ın üretildiği veya satıldığı yerleri veya bunlarla ilgili gizli belgelerin, projelerin ve ekipmanların muhafaza edildiği yerleri ziyaret etmek isteyen  Türk vatandaşları ve yabancılar ziyaretten 21 gün önce Milli savunma Bakanlığı’na başvuruda bulunurlar. Ziyaret sadece Bakanlığın izniyle gerçekleşebilir.

h) SALW (Küçük ve hafif silahlar)’ın stoklama bölgeleri/binalarında görevli personele güvenlik eğitimi.

Personel, göreve atanmadan önce, SALW stoklama yerleri güvenliği, envanter yönetimi, kayıt tutma, prosedür, uygulama , davranış biçimleri ve mevzuatla ilgili konularda eğitime tabi tutulur. Personel ayrıca acil durumlar için de eğitim görür.

4.      Aracılık faaliyetlerinin ulusal denetimi:

a)  Ruhsatlandırma gerekleri, kriterleri ve işlemlerinin içeriği:

“Silah komisyonculuğu” Türk mevzuatında ayrı bir ticari faaliyet olarak  adlandırılmış olmamasına rağmen, “komisyon” ve “komisyonculuk” borçlar kanununda tarif edilmiştir.

6762 saylı Ticaret Kanunu’na göre, komisyoncu, bir ticari faaliyetin herhangi bir ortağına bağlı olmamakla birlikte, iki taraf arasında, maddi gelir beklentisiyle  aracılık yapana denir.

818 sayılı Borçlar Kanunu’nun ’Komisyon’ başlıklı 416. maddesinde Alım ve Satım Komisyoncusu, ’Alım ve satım işlerinde komisyoncu ücret mukabilinde kendi namına ve müvekkili hesabına kıymetli evrak ve menkul eşya alım satımını deruhte eden kimse’ olarak tanımlanmıştır. Ayrıca, “ savaş araç ve gereci ile silah, cephane ve patlayıcı madde imal eden sanayi kuruluşların denetimi”  ile ilgili 5201 sayılı Kanun aynı zamanda hem imalat hem de silah, cephane ve diğer savaş malzemesinin ihracatını da kapsar. Türkiye sınırları dahilinde yerli yapım veya yabancı kaynaklı silahların ihracatını yapan herhangi bir Türk veya yabancı,  gerçek veya tüzel kişi 5201 sayılı kanunun kapsamı dahilindedir. O nedenle, Türkiye sınırları içinden ve Türk gümrüğü çıkışlı her silah, cephane ve savaş malzemesi ihracatı, ihracat kontrol ve denetim mevzuatı kapsamında önceden kayıt, son kullanım/kullanıcı  sigortası, ruhsatlama prosedürleri ve ihracat iznine tabidir. Silah ve cephane tanımına giren mühimmat, Milli Savunma Bakanlığı tarafından hazırlanan ve düzenli olarak güncelleştirilen ve Resmi Gazetede yayınlanan listede bulunmaktadır.

Genel olarak, ihracatı veya Türkiye’den tekrar ihtacatı konu eden komisyonculuk faaliyetleri, yukarıda bahsedilen Türk Gümrük Kanunları ve mevzuatı kapsamına girer ve denetlenir.

b)      Denetimlerin uygulanması :

6136 saylı Kanun yasaklı silah ve mühimmatın satış organizasyonu veya satılmasını transferini, ateşli silah suçlarını, ateşli silahlar nakli, satışı veya yasaklı  silah ve  cephane satışına aracılık yapmak suçları yasaklar. Bu kanuna göre,Türkiye’de silah ve cephane kaçakçılığı yapan, kaçakçılığa teşebbüs eden ve kaçakçılık iştirakinde bulunan, 5201 sayılı kanunun ihracat kontrol rejimleri hükmüne  aykırı imalat yapan, kanundışı imal edilmiş/alınmış ateşli silah transferi, gönderi veya satışını yapanlar, veya bu tür suçlara karışmış kişilere gönüllü iştirak edenlere, yasadışı ateşli silah taşıyanlara, 8 yıla kadar, organize suçlar için de 12 yıla kadar ağır hapis cezası uygulanır.

“Kaçakçılıkla Mücadele” ile ilgili 19 Temmuz 2003 tarihli ve 4926 sayılı Kanun da SALW kaçakçılığı ile ilgili hapis ve para cezaları gibi hükümler içermektedir.Türk yasalarına göre, yurt dışında suç sayılmayan benzeri bir faaliyette bulunmuş olan bir Türk vatandaşı aynı zamanda bahsi geçen eylem Türkiye’de suç teşkil ediyorsa, o kişi eyleminden dolayı Türkiye’de sorumlu tutulabilir.

5.      Ulusal yasalar ve İhracat/İthalat denetim mevzuatı

a) Ulusal ihracat mevzuatı :

Türkiye bölgesel ve global düzeyde barış, uzlaşma ve istikrarın yerleşmesi ve güçlenmesi ile ilgili  her türlü çabalara tam destek vermektedir.

Silah ihracatı ile ilgili genellikle Türkiye’nin izlemekte olduğu politika , Birleşmiş Milletler ve  başka uluslararası kuruluşlar  tarafından tesis edilen uluslararası  normları, antlaşmaları, rejimleri ve düzenlemeleri gözlemlemektir. Türkiye çok taraflı uluslararası ihracat kontrol rejimlerinden yanadır.

b) İhracat yetkisi ve işlemleri :

Türkiye’de SALW ihracatı ile ilgili prosedürler 5201 sayılı kanunun “Savaş araç gereç ve mühimmatı, silah, cephane ve patlayıcı madde imalatı yapan sanayi kuruluşların denetimi” ile ilgili  hükmün kapasamı dahilindedir.  Bu kanuna göre, Milli Savunma Bakanlığı ihracat ruhsatı vermeye yetkilidir. Dolayısıyla, Milli Savunma Bakanlığından alıncak bu ruhsat olmaksızın buna benzer silahların ihracatı yapılamaz.

İhracat belgesi başvuru prosedürleri Milli Savunma Bakanlığı tarafından  yürütülmektedir. MSB yapılacak satışın politik yönlerini Dış İşleri Bakanlığı’na teknik konuları da Genel Kurmay’a danışır.

5201 sayılı Kanun’da adı geçen kontrole tabi malzemeler için hazırlık ruhsatları talimatnamesi yayınlanmıştır. Talimatnamede her yıl Resmi Gazete’de yayınlanan silah, mühimmat ve cephane ihracatı ruhsatı çıkarmak için gerekli prosedürler gösterilmektedir.

c)      İhracat yetkisi için gerekenler:

-         Şirket sahipleri ve yöneticilerinin kimliği hakkında bilgi

-         Şirket sermayesi, hissedarları ve hisse oranları hakkında bilgi

-         Şirkete çalışan kişi sayısı

-         Şirketin ilgili oda ve/veya birliğe sicil belgesi, ihracatın yapılacağı ülke hakkında bilgi, ithalatçının adı ve adresi.

-         İhracatı yapılacak mevcuttaki silah, cephane ve mühimmatın adedi.

-         Şirketin fabrika, depo, satış ofisleri, temsilcilik ofisleri ve yönetim binasının adresleri.

-         Üretim ve garanti belgeleri.

-         İhracat belgesi

-         İhraç edilecek maddelerin niteliği, miktarı ve satış fiyatı

-         Satış sözleşmesi

-         Silah, cephane ve mühimmatın imalatı ve kaynağı hakkında bilgi(sertifika ve ustalık belgeleri)

-         Son-kullanıcı sertifikası

 Türk ihracat mevzuatına göre, şirketler  silah, cephane ve diğer savaş malzemesi dahil  listede bulunan malzemelerin her ihracatı için ayrı belge almaları gerekir. Toplu belge sistemi yoktur. Tüm müracaatlar, istenen belgede yazılan bilgiler, gözönünde bulundurularak, aşağıdaki politik ve askeri açılardan ayrı ayrı değerlendirilir:

-         alıcı ülkenin BM’in  yasaklı veya ambargo listesinde olup olmadığı

-         Türkiye’nin benimsediği ihracat kontrol uygulamalarının bu ihracata izin verip vermeyeceği

-         İhracatın bölgesel ve global güvenlik ve istikrarına kapsamlı anlamı

Daha önce ihracatı onaylanan bir silah ve mühimmat Bakanlar Kurulu kararı ile askıya alınabilir.

d) Gözetim ve denetim:

Yukarıda bahsi geçen kanun uyarınca, ihracatları Milli Savunma Bakanlığı’nın onayına bağlı maddelerin listesi her yıl, tekrar incelenip Resmi Gazete’de yayınlanır. Bu kanuna göre, bahsi geçen maddeler beş farklı devlet dairesinin sıkı denetiminden geçerler. Denetimi yapan daireler : Dış İşleri Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, Genel Kurmay, Dış İşleri Müsteşarlığı, Gümrük Müsteşarlığı’dır.

Dış İşleri Bakanlığı İhracatçılar Birliği kanalıyla yapılan tüm ihracat başvurularının kayıdını yapmakla sorumludur. Kayıt sürecinde Milli Savunma Bakanlığı’nın yayınladığı listede adının olduğu İhracatçılar Birliği tarafından farkedilen bir maddenin ihracat belgesi başvurusu Milli Savunma Bakanlığı’na yönlendirilir.

Gümrük Müsteşarlığı’nın ihracat denetimlerindeki fonksyonu; 4458 sayılı Gümrük Kanunu gereği Gümrük Otomasyon sistemi Ekim 2002’de, Gümrük İdaresi Modernizasyonu projesi dahilinde tamamlanmıştır. Bu sisteme göre, seçilen ürünlerin fiziki gümrük kontrolüne  yönlendirildiği  bir yapı uygulanmıştır. Bu uygulamayla bağlantılı risk analizi çalışmaları Gümrük Müsteşarlığı tarafından başlatılmıştır. Risk analizi ve hedefleme tekniklerinin kullanılmasıyla, gümrük kontrolleri yüksek risk taşıyan ürünlere ve işlemlere yönlendirildiğinden daha hızlı ve etkin bir şekilde yapılmaktadır. Yüksek risk sınıfına giren ürünler “kırmızı hat”’a yönlendirilmekte ve fiziksel kontrolden geçmektedir. Daha az risk taşıyan ürünler “sarı hat”a yönlendirilmekte ve kapsamlı belge köntrolünden geçmektedir.  Bu kapsamda, konvansiyonel silahların ihracatında, fiziksel kontroller sadece ürünlerin izin belgeleri ve yetkililerin verdiği izinlerle sınırlı kalmayıp aynı zamanda risk analizinin sonucuna göre değerlendirirler. Doğal olarak, gümrük idaresi bu uygulamadan yola çıkarak ihracat sırasında ürünleri fiziksel kontrolden geçirme hakkını saklı tutmaktadır. Dış Ticaret, gümrük ve kaçakçılıkla mücadele yasaları ihracat sırasındaki gümrük uygulamalarında ihlal edildiği takdirde , Gümrük Müsteşarlığı mevzuatla ilgili  cezaları uygulamaktadır.

İhracat kayıtları hem dijital hem de matbu dosyalarda muhafaza edilmekteler. Dosyalama ile ilgili talimatname gereğince, izin belgeleri beş yıl süreyle saklı tutulmaktalar.

e) Son Kullanıcı belgesi :

SALW ihracatının yapılabilmesi için, “Son Kullanıcı belgesi” talep edilmektedir. Bu talep aynı zamanda ihraç edilen silahların üçüncü kişilere nakilleri için de geçerlidir.       

f) İhlal durumundaki önlemler :

Yasadışı ihracat işlemlerinde, failler 5201 saylı kanun gereğince hapis veya para cezası ile cezalandırırlar.

g) İthalat yetkisi ve işlemleri :

            Silah, cephane ve Kontrol listesinde adı geçen diğer şartlı

mazemelerin ithalatı Resmi kararnamenin ithalatla ilgili talimatnamenin koşullarına uygun gerçekleştirilir

h) SALW İhracat/ithalat rakamları(2003-2004):

İhracat: Kosova(3 parça), İsrael(476 parça), Morocco(450 parça),

Suriye(30 parça), (Gürcistan(29 parça), ABD(1 parça)

İthalat : Almanya(1199 parça), İrlanda(500 parça), Fransa(241 parça), Avustura(82 parça), Belçika(31 parça), Hırvatistan(25 parça), İngiltere(22 parça), Çekoslovakya(19 parça), ABD(17 parça), İtalya(15 parça), İsviçre(10 parça), İsrail(2 parça), Pakistan(2 parça), Brezilya(1 parça), Danimarka(1 parça), Arjantin(1 parça), İspanya(1 parça), Bulgaristan(1 parça), Ukrayna(1 parça), Yunanistan(1 parça).

6) SALW(Küçük ve hafif silahlar)’ın imhası ile ilgili ulusal işlemler:

“Bireysel Silahların Müsaderesi Yönergesi” uyarınca SALW’ın imhası “ezme” yöntemi ile yapılmaktadır. Ezilmiş parçalar ham maddelerine göre tasnif edilip fabrikada eritilmektedir. Bakalit ve ahşap parçalar tekrar kullanılamadığından imha edilir.

İmha edilen SALW’ın kayıtları imha işinin yapıldığı askeri fabrikada muhafaza edilir.

Ezme yöntemi aynı zamanda yukarıda tarif edilen şekilde müsadere edilen silahlarda da uygulanır. Türkiye’de tahsis edilmiş levazım fazlası SALW bulunmamaktadır. SALW’ın küçük parçalarının imhası da yukarıda tarif edilen şekilde yapılmaktadır. SALW’ın imhası toplum içinde yapılmamaktadır.

Bugüne kadar, Türkiye SALW ‘ın imhası için teknik destek talebinde bulunmadığı gibi, teknik destek de almamıştır.

2004 yılında, 19.388 uzun mevzilli tüfek, 5.202 tabanca, 62 bomba ve patlayıcı ve 15.492 cephaneye el konmuştur.

2003 yılında, 28.391 tabanca, 17.577 tüfek, ve 2004 yılında 26.859 tabanca ve 22.124 tüfek imha edilmiştir. Ayrıca, 2005 yılı içinde 4.755 tabanca, 416 adet çeşitli av tüfekleri, 8 piyade tüfeği ve 5.180 adet müsadere edilmiş silahla 1 roket atar imha edilecektir.

III.            ULUSLARARASI İŞBİRLİĞİ :

1. OSCE (Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı, İnsan Hakları ve Demokratik Kurumlar Bürosu) :

Türkiye 1996 yılında, belirli küçük silahların  kapsamı dahilinde olacağı bir silah kayıt sisteminin oluşturulmasıyla ilgili  bir önerge müsveddesi sunmuştur. Bu sayede ilk defa olarak küçük silahlar ve hafif silahlar maddesi OSCE gündemine alınmıştır. Türkiye, 1999 yılında OSCE Türkiye Zirvesinde üye devletlerin SAWL sorunu ile ilgili acil önlem alma konusundaki fikir birliğini gözlemlemekten mutlu olmuştur.  (FSC) Güvenlik ve İşbirliği Forumu’nda yapılan müzakereler sonucunda 2000 yılının Ekim ayında küçük silahlarla ilgili OSCE belgesinin benimsenmesinde Türkiye’nin etkin katkısı olmuştur.

OSCE Belgesi kapsamı dahilinde, Türkiye OSCE’ye üye devletlerle SALW uygulamaları ve SALW ihracatı ve ithalatı ile ilgili hukuki konularda fikir paylaşımında bulunmaktadır. Bu konuda, müsadere edilmiş ve imha edilmiş SALW rakamları bilgisi en son 2004 yılında OSCE’ye sunulmuştur.

Türkiye aynı zamanda OSCE kapsamı dahilinde bir çok bölgesel SAWL etkinliklerine de destek vermektedir. Örnek olarak, SAWL cephane artığı ve silah stoklarınının güvenliğinin artırılmasıyla ilgili Belarus’da yapılan bir durum değerlendirme toplantısına Türkiye’den bir uzman katılmıştır.Aynı zamanda 2005’de Kazakistan’da SALW stoklarının güvenliği ile ilgili yapılacak atölye çalışmasına da Türkiye’den katılım olacaktır.

2. Wassenaar Düzenlemeleri :

Türkiye, konvansiyonel silah ve çift kullanıma konu mallar ve teknolojinin ihracat kontrolleri ile ilgili Wassenaar Düzenlemeleri(WA)nin kurucu üyesi aynı zamanda faal bir katılımcısıdır 

3. NATO:

Türkiye, küçük ve hafif silahlar ile ilgili NATO/EAPC Ad Hoc Group çalışmalarına ve SALW ile diğer NAT/PfP faaliyetlerine etkin bir şekilde katılmaktadır. Bu çerçeve dahilinde Türkiye,  Ukrayna’daki büyük miktar cephanenin imhası ile ilgili kurulan Savunma Reformu Ortak Çalışma grubuna da mali destekde bulunmuştur.

4. SECI:

Türkiye aynı zamanda Bükreş’de Romanya’nın ev sahipliği yaptığı Güneydoğu Avrupa İşbirliği Girişimi(SECI) bünyesinde yürütülen  – “Organize Suçlar ve Yolsuzlukla Mücadele Bölgesel Merkezi” projesinin de faaliyetlerine destek vermektedir. Bu projenin birçok faaliyetleri yanısıra amaçları arasında küçük ve hafif silahlar ve patlayıcılar kaçakçılığını önlemektir. Türkiye  girişimin merkezine iki temsilci atamıştır. Bunun yanında, SECI’nin Türkiye’deki resmi muhatabı  T.C. Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığına bağlı Genel Müdürlüktür.

V.  SALW İLE İLGİLİ KONULARDA SİVİL TOPLUMUN İLGİSİ:

Türkiye’de SALW ile ilgili konularda faaliyetleri olan Sivil Toplum Kuruluşları vardır. Türkiye’de kayıtlı en faal STK “Umut Vakfı”’dır(www.umut.org.tr)

VI. BM’İN FAALİYET PROGRAMININ YÜRÜTÜLMESİ İLE İLGİLİ TÜRKİYE’NİN GÖRÜŞLERİ  

SALW’ın yasadışı ticaretinin etkin bir şekilde kontrol edilebilmesi için “SALW” teriminin anlamının BM tarafından oybirliği ile kabul edilmesi gerekmektedir. Türkiye böyle bir terimin cephane, patlayıcı ve el bombaları’nı da içermesi gerektiğine inanmaktadır.

Daha etkin kontrollerin yapılabilmesi için Türkiye konvansiyonel silah tranferinde şeffaflık’tan yanadır. Türkiye  BM Konvansiyonel Silah Zabıtlarının daha geniş çapta tutulmasını ve SAWL’ı da kapsamasını savunmaktadır. Türkiye aynı zamanda OSCE ve Wassenaar Düzenlemeleri çerçevesi dahilindeki benzer girişimleri de desteklemektedir 

Türkiye bu bağlamda SALW transferi ile ilgili önemli bilgilerin alışverişini de savunmaktadır. Ayrıca, red edilen ihracat ruhsatları için de  bu bilgi alışverişinde ayrı bir kategori oluşturulabilir 

Ulusal düzeyde, gümrük yetkilileri ile güvenlik kuvvetleri Eylem Planı’nın yürütülmesinde önemli bir rol üstlenirler. SALW maddeleri ile ilgili, etkin bir kontrol mekanizmasının oluşturulabilmesi için, kurumsal bilgi alışverişi ve eğitim programları ile pekiştirilmiş   gümrük yetkilileri ile güvenlik kuvvetleri arasında bölgesel işbirliğini gerektirir. SALW tutanak kayıtları mümkün olduğu kadar uzun süreli muhafaza edilmeli ve başka bir BM üyesi talep ettiği takdirde resmi kanallar aracılığıyla paylaşılmalı.

İmalatçıların, ihracatçıların, komisyoncuların, nakliyecilerin, ithalatçıların ve SALW son kullanıcı faaliyetlerine müdahale ve kontrol altına alınması yasadışı SALW ticaretinin yok edilmesi için şarttır.

Bazı kişi ve kuruluşlar uluslararası denetim rejimlerindeki açıklardan ve ülke mevzuatı ile aralarındaki farklardan dolayı menfaat sağlamakta. Uluslarası ve bölgesel mevzuat arasında uyum sağlanması  şüphesiz devletlar asındaki bu boşluktan kaynaklanan  SALW  kaçakçılığı önleyici önemli bir adım olacaktır. Bu çerçeve dahilinde, Türkiye,  son-kulanıcı ruhsatının geliştirilmesi ile ilgili bir fizibilite çalışmasının yapılması aynı zamanda bilgi alışverişi ve doğrulama mekanizmasının geliştirilmesinin faydalı olacağını savunmaktadır. 

Ayrıca, Türkiye herzaman uluslararası kabul görmüş  bir SALW işaretleme yönteminin tanıtımı kosunda ciddi bir değerlendirme yapılmasını savunmuştur. Bu konuda, Türkiye, devletlerin, yasadışı SALW’ın zamanında ve güvenilir bir şekilde teşhis edilmesi ve saptanması için uluslararası bir enstrümanın geliştirilmesi ile ilgili yapılan çalışmalara da destek vermektedir. Türkiye bu enstrümanın geliştirilmesi ile ilgili Bir Sonuca Bağlanmamış Çalışma Grubunun aktif bir üyesi olup bu belgenin yasal bağlayıcılığı olduğuna inanmaktadır 

Devletlerin SALW stoklarının fiziksel güvenliğinin sağlanması ve etkin yönetilmesi ile ihtiyaçlarının karşılanması ile ilgili uluslararası ve bölgesel işbirliğinin arttırılması öngörülmektedir. El konulmuş veya stok fazlası SALW’ın imha edilmesi uluslararası kabul görmüş standartlara uygun, verici ülkelerin, uluslararası kuruluşların ve STK’ların teknik ve finansal desteğiyle yapılmalıdır.

İşbirliği projeleri ve SALW kaçakçılığı ile savaşma konusundaki bilgi değişimi de bölgesel ve iki taraflı güven  ve güvenliği sağlayıcı önlemlere katılmalıdır.

VII. SONUÇ :

Türkiye Üye devletlerin, yasadışı SALW ticareti ile terörizm, organize suçlar, uyuşturucu kaçakçılığı, doğal ve diğer kaynakların yasadışı istismarı arasındaki karşılıklı yakın ilişkilerin saptanması için yeni stratejiler geliştirmeleri için çalışmaktadır. Üye devletler bu faaliyetlerle ilgili hertürlü bilgiyi sağlamalılar.

Türkiye  BM kapsamı dahilinde ve diğer uluslararası kuruluşlarla SALW’ın yasadışı ticaretinin yokeldilmesi ile ilgili, yasal ve politik bağlayıcılığı olan  kural ve yasaların  oluşturulması çalışmalarında aktif bir şekilde katkıda bulunmaya devam edecektir.